Depersonalizasyon; günümüzde hala nedeni tam aydınlatılabilmiş olmayıp kimi üstesinden gelinememiş, onarılamamış travmalardan -travmalar sadece büyük, başkalarına göre atlatılması zor olaylar değildir, bize normal gelen bir olay başkası için tetikleyici olabilir- ve kimi geçirilen ağır depresyon ve stresten kaynaklanan, kişinin kendini ve fikirlerini tanıyamaması, sanki kendini robotlaşmış ve dünyayı başkasının gözünden izliyormuş gibi hissettiren bir psikolojik rahatsızlıktır.
İlk kez Ludovic Dugas tarafından 1898 yılında teknik anlamda ismi geçen depersonalizasyon, her 100 insandan birinde görülebiliyor.
Depersonalizasyonun Olası Belirtileri Nelerdir?
Kendine yabancılaşma, tanıyamama
Kendinden kopmuş hissedilmesi
Kendini değil de başkasını izliyormuş hatta robotlaşıp kimliksiz olduğunu sanıp rüyada sanması
Sanki iki karaktere bürünüp birisinden yabancılaşıp kendisini dışarıdan ikinci karakter olarak ana karakteri gözetliyormuş gibi hissetmek
Zaman algısında çarpıklık yaşamak
"Ben yokum, bu kim tanıyamıyorum... Rüyada gibiyim. Sanki birini izliyor gibiyim."
Depersonalizasyon bozukluğu genellikle 16-17 yaş arası ergenlikte yaygındır. Düzgün tedavi ve farkındalık ile semptomları azaltılabilir hatta kimi zaman kendiliğinden yok olabilir.
Bu semptomlar artmış hatta atak denebilecek kadar güçlü bir seviyeye ulaştıysa nefes alıp verişleriniz sıklaşacağından kendizi yavaşlatıp beyne kan gitmesini sağladıktan sonra anın gerçekliğini hissettirebilecek şeyler yapın.
Comments