top of page

Aynı Dili Konuşuyor Muyuz?

Nihan Can

Eminim çoğunuz internette gezerken bir videoda şu tarz bir şey yazdığını görmüşsünüzdür: “Kız arkadaşımı memnun etmek için bir sürü şey yapıyorum, buna rağmen kız arkadaşım benim onu sevmediğimi iddia ediyor.”

Normalde bu tarz videolar gördüğümüzde videoda bahsedilen şahısa karşı içimizde bir önyargı oluşur: insanlar niye bu kadar memnuniyetsiz, niye kendisine gösterilen bir sürü emeği görmezden geliyor ve sevgilisinin onu sevmediğini düşünüyor deriz ve videoda bahsedilen kişinin suçlu olduğunu düşünürüz. Peki ya öyle değilse, ya o videodaki de öyle davranmakta haklıysa? Ya bu tarz anlaşmazlıklar insanların sevgi dillerinin uyuşmamasından dolayıysa?

Her ne kadar çoğunuz bilse de ilk sevgi dillerinden biraz bahsedeyim. Herkesin kendi sevgisini ifade ediş biçimi vardır, bunlara verilebilecek bazı örnekler : dokunma, hediye, onaylama sözcükleri, birlikte kaliteli zaman geçirme, hizmet etmek…



Bazı insanlar için hediye almak ve güzel hediyeler vermek çok önemliyken bazıları için bu hiç de önemli olmayabilir. Peki sevgi dilleri uyuşmayan insanlar birlikte olursa ne olabilir?

Şimdi bir senaryo düşünelim: Sevgi dili fiziksel temas olan Deion ile sevgi dili hediye almak olan Marc çıkıyor; Deion ve Marc birbirlerini çok seviyorlar lakin bir sorun var: yaklaşık 2 aydır birlikteler ve şu an sürekli kavga ediyorlar çünkü Deion Marc’ın onu sevmediğini öne sürüyor (bunun sebebi de Marc’ın dokunmayı çok sevmediğinden dolayı Deion ona sarılmak istediğinde fazla yapışkan olduğunu söylemesi). Marc ise bunun doğru olmadığını ve sevgili oldukları dönem içerisinde ona bir sürü hediye aldığını söylüyor ve ona hediye almadığı için asıl sevmeyen kişinin Deion olduğunu söylüyor . Aslında iki taraf da kendi içinde haklı: Marc, sevgi dili fiziksel temas olmadığından bunu gerekli bulmuyor ve dokunmuyor, onun yerine Deion’a olan sevgisini hediye alarak gösteriyor; Deion ise hediye almayı ve vermeyi pek önemsemiyor çünkü onun için fiziksel temas daha önemli, bu yüzden de Marc’a hediye almak yerine dokunarak sevgisini gösteriyor.


Başka bir örneği ise sevgi dili hizmet etmek olan bir kadın ile sevgi dili hizmet olmayan kocası üzerinden vereceğim: Bu kadın kocasına olan sevgisini kahve yaparak, odasını temizleyerek, ona her gün yemek yaparak gösteriyor. Eğer kocası bu hizmetlerin karısının sevgi dili olduğunu anlamazsa ve hizmetlerini “vazifesi olduğu için” ( bu tarz işlerin kadınların vazifesi olduğu fikri Türk toplumunda çok fazla düşünülen hastalıklı bir düşünce olduğundan bu tarz olaylar çok yaygın) yaptığını düşünürse bir süre sonra aslında karısının onu sevmediğini düşünebilir ve bu ilişkide ciddi sorunlara yol açabilir.

Bu tarz örnekler bir sürü ilişkide var, maalesef ki bu tarz ilişkilerde iki taraf da çok iyi olsa bile de bir süre sonra ilişki bir yerde patlak veriyor ve sona eriyor. Başta verdiğim video örneğinin de sevgi dili uyuşmamasından kaynaklanan bir durum olabilmesi çok muhtemel.

Ayrıca sevgi dilimiz sadece partnerlerimizle konuştuğumuz dil değildir, sevdiğimiz, değer verdiğimiz herkesle konuştuğumuz bir dildir. Bu ebeveynlerinizle, kardeşlerinizle, arkadaşlarınızla ve hatta öğretmeninizle bile konuştuğunuz bir dildir.

Peki insanların sadece tek bir sevgi dili mi olur?

Elbette sadece bir sevgi dilimiz olacak diye bir kaide yok, sadece öncelikli sevgi dillerimiz var. Mesela ben fiziksel temasa daha çok önem veriyorum ama bazen bir çiçekçinin önünden geçerken param varsa çiçek alıp sevdiğim birisine veriyorum, yani bir dili daha fazla konuşuyoruz diye diğer dilleri konuşamayız diye bir şart yok.

Ve son olarak : karşınızdakinin sevgi dilini anlamaya özen gösterin. Eğer karşınızdakinin sevgi dilini anlarsanız onların sizi gerçekten sevip sevmediğini öğrenip hem olası anlaşmazlıkları önleyebilirsiniz hem de onlara kendilerini nasıl değerli hissettireceğinizi öğrenebilirsiniz. Çünkü sevgi sadece sözcüklerle ifade edilmez, davranışlarla da edilir. Hatta bazen davranışlar sözlerden çok daha içten olabilir.

Can Yücel'in de söylediği gibi:

“Bazen seni seviyorum diyemez insan, onun yerine;

Dikkat et kendine, der

Fazla yorma kendini, der

Hava soğuk, sıkı giyin, der

Hız yapma dikkatli git, der

Gidince beni ara, der

Geç yatma erken kalkacaksın, der

Der der durur…"



Kaynakçalar :



60 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Eurovision’dan Kopuşlar

En büyül televizyon etkinliklerinden olan Eurovision’a politika ve siyasi çekişmelerin etkileri

Comments


Copyright ©2022 Accio Liberum. Tüm Hakları Saklıdır.

bottom of page